Futbol pek cok seyle yakindan ilgilidir hafiza, tarih, mekan, toplumsal sinif, toplumsal cinsiyet, kimlik, gruplarin dogasi vs. Aslen isbirligine dayanir, hatta sosyalisttir; diger taraftan acgözlülük, yozlasma, kapitalizm ve otokrasi cukurunda var olur. Bu nedenle futbolun sirketlesmis yapisinin elestiriye tabi tutulmasi acil bir ihtiyactir. Ama diger yandan bicime daha cok odaklanan bir futbol poetikasi da bir hayli elzemdir. Hepimiz biliriz, hissederiz Futbolda güzellik vardir.
Simon Critchley, bir futbol felsefesi yazmaya girismiyor, oyunun bir fenomenolojisini yapmak istiyor. Isci sinifinin balesi futbolun önümüze bambaska bir zaman ve mekan düzeni serisini, kimligi ve kimliksizligi sahneleyisini, seyircilerin oyuna katilimini inceliyor. Futbol deneyiminin dokusuna, varolussal matrisine olabildigince yaklasarak, oyunu yepyeni bir acidan görebilmemizi saglayacak sekilde sözcüklerin cinlamasina olanak taniyor
Bu kitabi yazarken sasirtici ama hos bir sekilde sunu kesfettim Mekan, zaman, tutku, akil, estetik, ahlak, siyaset gibi genel konularda felsefi acidan dogru olduguna inandigim seyler en cok da futbolda, hatta ancak futbolda dogruydu. Bu da ya felsefe keyfe keder bir spora indirgenebilir demekti, ya da futbol dünyada insan olmanin anlamina dair kalici icgörülere ulasma ayricaligi sagliyordu. Umarim okuru ikincisine ikna edebilirim.
YAZAR HAKKINDA 1960 dogumlu Ingiliz filozof. 2004 yilindan beri New York taki New School for Social Researchde felsefe alaninda ders vermekte ve kita Avrupasi felsefesi, felsefe tarihi, edebiyat, etik ve siyaset konusunda calismaktadir. Uzun bir süre etik felsefesi, özellikle de Emmanuel Levinasin etigi konusundaki calismalariyla ve Beckett, Wallace Stevens gibi edebiyatcilarin eserleriyle felsefe arasindaki iliskiyi inceleyen metinleriyle taninan Critchley, son dönemlerde daha cok anarsizan bir sol siyaset gelistirme imkanlari üzerinde kafa yormaktadir.