Savas sonrasinda bütün dünyayi dolasan, sahada yillarca yasayan ve sayisiz dile hakimiyetiyle kaynakcalari benzersiz olan bilge bir kusak vardi. Iste Eliade bu bilge kusagin son temsilcilerindendi. Bütün ömrü boyunca kutsalin tezahürlerinin pesinden kostu; bilincin olusumunu aciklamak istiyordu cünkü. Arastirdikca bütün dünyada, tarih ve mekan acisindan hicbir baglantisi olmayan topluluklarin mitolojilerinde, teolojilerinde ve liturjilerinde ortak paydalar oldugunu gördü. Onun icin din artik bir inanc meselesinden öte insan olmanin bir asamasiydi. Üc ciltlik bu eser eski caglardan yakin zamanlara kadar insanoglunun dinsel evrenine nüfuz etmemiz ve yalnizca dinsel inanclari degil, hayati anlamamiz icin degerli bir rehber.
Samanizm sorunlarina getirdigi bakis acisiyla büyüklügünü gösteren makalesini düsünüyorum da; engin bir kaynakcaya ve Hinduizmde degerli bir donanima sahip, tutkulu ve caliskan bu bilim adami alaninda cok sey yapti bile.